21 Haziran 2010 Pazartesi

OHAL bölgesindeydim ben

17 yıl önce OHAL bölgesinde Gazi olan askerlerin tedavisinde çalışmış bir annenin kızıyım ben. Haberler televizyonda değil evin içinde yayınlanıyordu her akşam. Tek bacağı protez, tek gözü kör, iki kolu kopmuş abilerin arasında dolaşırdım ben evde. Ve tüm bunlara neden olan hainlerin arasında. Annemin anlattıkları masal değildi, hikaye değildi, flash haber ya da günün gelişmesi değildi. Öyle gerçekti, evin ortasında dururdu.

Tedavisi biten askerlerin birliklerine ya da evlerine dönecek paraları olmazdı. Bizim varsa onların da vardı. Asker kıyafetleriyle yola çıkmaları tehlikeliydi ancak giyecek sivil kıyafetleri yoktu. Babamın varsa onların da vardı. Kendi bacağına üzülecek lüksü olmazdı o abilerin, şehit düşen arkadaşlarının acılarını yaşamaktan.

Hayatta kaldığına şükretmez, ölmediğine üzülmez, artık çatışamadığına ağlar Gaziler. Bu vatana 30 yıl önce, benim evime 17 yıl önce girdi hainler. Hala çıkmadılar, hala aramızdalar. Şırnak'talar, Hakkari'deler burnumuzun dibindeler. Gencecik askerler de nöbeteler. Ben her akşam huzur içinde uyuyorum sayelerinde ama huzur içinde de uyanmak istiyorum artık!!!

Benim elimden bu geliyor. Ancak yazabiliyorum...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder